2 öğrenci kulübümüz, Üniversite Öğrenci Toplulukları İş Birliği ve Destek Programı (ÜNİDES) kapsamında ulusal projelerde aktif rol alarak desteklenmeye hak kazanarak Üniversitemize büyük gurur yaşattılar.  Arching ve Psikoloji Kulübümüz, akademik ve sosyal gelişimlerine katkı sağlamaya devam edecek, projelerini daha geniş kitlelere ulaştırarak ulusal çapta ses getiren çalışmalara imza atacak.  

Projeleriyle öne çıkan öğrencilerimizi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

21 Mart Dünya Down Sendromu Farkındalık Günü dolayısıyla Üniversitemiz Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölümü tarafından Özel Eğitim Bölümü öğretim üyesi ve Engelsiz FSMVÜ Birim Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Yalçın Hocaoğlu moderatörlüğünde down sendromuna dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak amacıyla film gösterimi gerçekleştirildi. Down Sendromlu bir bireyi konu alan film sonrası gösterime katılan öğrenciler ile film üzerine uzun sohbetler yapıldı.

Down Sendromu Hakkında

Tipik gelişen insanlarda 46 kromozom bulunurken 21. kromozomun 3 tane olması down sendromuna neden olmaktadır ve Down sendromu hastalık değil genetik bir farklılıktır.  Son yapılan çalışmalarda dünyada yaklaşık 6 milyon down sendromlu birey yaşamaktadır. Üniversitemizde erişilebilir eğitim çalışmaları kapsamında özel gereksinimli bireylere yönelik birçok çalışma gerçekleştirilmektedir.

Çanakkale Zaferi, azim ve bağımsızlık ruhunun en güçlü simgelerinden biri olarak hafızalarda yaşamaya devam ediyor.  Bu kapsamda Eğitim Fakültemiz Okul Öncesi ve Özel Eğitim Öğretmenliği programları öğrencileri ve Doç. Dr. Hatice Ateş hocamızın koordinatörlüğü ile 18 Mart Çanakkale Zaferi anısına anlamlı bir etkinlik gerçekleştirdik.

Bu özel günde, kahraman şehitlerimizi saygıyla anarken, öğrencilerimiz çeşitli etkinliklerle tarihimizi bir kez daha yaşattılar. Katkı sağlayan tüm öğrencilerimize teşekkür ederiz.

Mimarlık Bölümü öğrencimiz Hazal Beşire Turhan, Bursa Serbest Mimarlar Derneği (BursaSMD) Öğrenci Mimari Fikir Projesi Yarışması'nda 1. Satınalma Ödülü'nü kazanarak Üniversitemize büyük gurur yaşattı. 

Bursa Serbest Mimarlar Derneği tarafından düzenlenen "Mimarlık Pavyonu Öğrenci Mimari Fikir Projesi Yarışması sonuçları açıklandı. Bursa Serbest Mimarlar Derneği tarafından bu yıl ilk defa düzenlenen “2024 Ulusal Öğrenci Mimari Tasarım Yarışması”’nın teması; çağdaş tasarım yaklaşımlarını önceleyen, deneysel, esnek, sürdürülebilir, bir “mimarlık pavyonu” tasarımı olarak belirlendi. Bu kapsamda; yarışmada “yer”, “kamusal alan” ve “teknoloji odaklı mimarideki değişimlere dayalı çeşitli kavramların tartışılması hedeflendi. Yarışmaya çok sayıda proje katıldı. Pek çok projeyi geride bırakan öğrencimiz Hazal Beşire Turhan, 1. Satınalma Ödülü'ne değer görülerek büyük bir başarıya imza attı. 

Daha Fazla Proje Üreteceğim

Öğrencimiz, duygularını şöyle dile getirdi: “Bursa Serbest Mimarlar Derneği tarafından düzenlenen yarışmada, satın alma kategorisinde birincilik ödülünü kazandım. Dönem başında, mimarlık eğitimimin sonuna yaklaşırken gündemde olan öğrenci yarışmalarına katılma kararı aldım ve bu yarışma da planlarım arasında yer alıyordu. Son teslimlerimi de yaptıktan sonra yarışma için hazırlıklara başladım.  Yarışma sonuçlarının ilan tarihini unuttuğum için ödül kazandığımı öğrendiğimde büyük bir şaşkınlık yaşadım. Bu sonuç benim için gerçekten güzel bir sürpriz oldu. Mimarlık eğitimimi bu şekilde noktalamış olmak beni son derece mutlu etti.Yarışma için hazırladığım projenin ödül alması, daha fazla proje üretme konusunda beni daha da motive etti. Mimari proje yarışmalarının meslek hayatım için ne kadar mühim bir başlık olduğunu anlamamı sağladı.”

Öğrencimizi tebrik eder, başarılarının devamını dileriz. 

Üniversitemizin Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış, 2025 Aile Yılı söyleşileri kapsamında 'Kadın, Aile ve Sosyal Dayanışma' başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi.

2025 Aile Yılı söyleşileri kapsamında T.C. İstanbul Valiliği ve İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından organize edilen 8 Mart Dünya Kadınlar Günü “Kadın İstihdamı& Ailenin Sosyal Refah Seviyesinin Yükseltilmesi” Programı’nda kadın girişimciliğinden kooperatifleşmeye, kamu ve özel sektörde kadın istihdamından mesleki eğitime kadar pek çok önemli konu, uzman konuşmacılar ve sektör temsilcileri tarafından ele alındı. Vali Yardımcısı Serap Özmen Çetin ve İl Müdürü Ömer Turan’ın açılış konuşmaları ile başlayan program kapsamında, kadınların ekonomik ve sosyal hayata daha etkin katılımını teşvik edecek projeler ve destek mekanizmaları da konuşuldu. Üniversitelerin Kadın Araştırmaları Merkezi Müdürleri, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı, akademisyenler, Hemdem ve KADEM Koopro özelinde kadın kooperatifleri, bu alanda çalışma yapan değerli dinleyicilerin katkılarıyla, kadının eğitim, istihdam, bilim ve siyaset gibi birçok alanda güçlenmesi, sosyal ve ekonomik hayata katılımının artırılması ve karar alma süreçlerinde daha fazla yer alması için gerekli mekanizmaların işlevsel ve etkili bir şekilde kullanılması gerektiği vurgulandı. Üniversitemiz Kadın ve Aile Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış, 'Kadın, Aile ve Sosyal Dayanışma' başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi. Danış, konuşmasında, aile politikalarının yalnızca kadınlar üzerinden şekillendirilmemesi gerektiğine dikkat çekerek, sosyal dayanışmanın önemine vurgu yaptı. Cumhurbaşkanlığı himayesinde ve Aile Bakanlığı koordinasyonunda yürütülecek olan 'Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı (2024-2028)'nın, bütün kamu kurumları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerin katkılarıyla hayata geçirilecek bir sosyal dayanışma ağı olduğunun altını çizdi.

Diğer yandan, aileyi güçlendirme politikalarının yalnızca ekonomik desteklerle sınırlı kalmaması gerektiğini vurgulayarak, kadın ve erkek arasında etik ve politik bir eşitlik ile sorumlulukta adalet perspektifinin benimsenmesi gerektiğine dikkat çekti. Daha kapsayıcı adımların atılmasının önemine işaret eden Danış, 'Aile Yılı' kapsamında yalnızca Aile Bakanlığının değil, tüm bakanlıkların sorumluluk alması gerektiğini belirtti. Aile Yılı gereği, 2026 yılında 8 Mart’ın tüm bakanlıkların katılımıyla, bütçelemeden, kaynak kullanımlarına kadar ailenin tüm bileşenlerinin dikkate alınacağı bütüncül bir perspektifle kurgulanmasını önerdi.

Tüm lisansüstü öğrencilerimize açık olan ve lisansüstü öğrencilerimizin katkıları ile periyodik olarak yapılacak olan Gülhane İhtisas Sohbetleri, Gülhane Binasında farklı branşlardan davetli konuşmacıların katılımı ile gerçekleştirilmeye başladı.

Geçmişin sırlarını bilimle keşfetmek, tarihe yeni bir bakış açısı kazandırmak ve bu keşif sürecinde bilim ve tarihin birleştiği noktalarda ortaya çıkan yeni anlayışlar, tarihsel olayları farklı disiplinlerle aydınlatmayı mümkün kılmaktadır.  Bu amaçla başladığımız “Gülhane İhtisas Sohbetleri” programımızın ilki 12.03.2025 tarihinde tarih bölümü yüksek lisans öğrencilerinin önderliğinde Gülhane Binası Prof. Dr. Aziz Sancar salonunda gerçekleştirildi.

Moderatörlüğünü Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Usta’nın yaptığı programda, Prof. Dr. Sadi S. Kucur, sikkenin tarihsel önemi üzerine değerli bilgiler sundu. İslâm Meskûkâtı, sikke örneklerinin dönemin sosyo-politik yapıları, ekonomik dengeleri ve halkın yaşam tarzı hakkında ne kadar önemli veriler sunduğunu gösterdi

Etkinliğin sonunda, Rektör Yardımcımız ve Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Müdürümüz Prof. Dr. Turan Gökçe, konuşmacımız Prof. Dr. Sadi S. Kucur’a katkılarından dolayı teşekkür belgesi ve hediyesini takdim ederek, bilimsel paylaşımların ve tarihsel keşiflerin önemine vurgu yaptı.

Programda farklı branşlardan akademisyenler, öğrenciler ve katılımcılar tarihin bu önemli alanını keşfetme fırsatı buldu.

Eğitim Fakültesi Topluma Hizmet Uygulamaları dersi kapsamında, Doç. Dr. Hatice Ateş'in koordinatörlüğünde Ramazan ayı büyük bir coşkuyla karşılandı. Öğrencilerin aktif katılımıyla gerçekleştirilen etkinliklerde, Ramazan’ın birlik, beraberlik ve dayanışma ruhu ön plana çıkarıldı.

Etkinlikler kapsamında çeşitli sosyal sorumluluk projeleri hayata geçirilirken, katılımcılar hem Ramazan ayının manevi atmosferini yaşadı hem de topluma katkı sağlamanın mutluluğunu yaşadı. Ramazan’ın paylaşma ve yardımlaşma kültürünü pekiştiren bu etkinlikler, öğrenciler ve akademisyenler tarafından büyük ilgi gördü.

Eğitim Fakültesi, gelecekte de benzer etkinliklerle toplumsal duyarlılığı artırmayı ve öğrencilerin sosyal sorumluluk bilincini güçlendirmeyi hedeflemektedir.