24 Şubat 2016
Divan, halk ve tekke edebiyatı üzerine eserleriyle Türk edebiyatına ve kültürümüze önemli katkılar sağlayan örnek bir şahsiyet ve akademisyen Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu, öğrencileri ve dostları tarafından anıldı.
Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu vefatının 26. yılında Edebiyat Fakültesi’nde düzenlenen “İlmiyle Âmil Örnek Bir Akademisyen Prof. Dr. Âmil Çelebioğlu” panelinde öğrencileri Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanımız Prof. Dr. Nihat Öztoprak, Marmara Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sebahat Deniz; Türk Dili ve Edebiyatı Öğretim Üyemiz Prof. Dr. Kemal Yavuz ve dostu Nahid Aybet tarafından çok yönlü kişiliği ve edebiyat sahasına katkıları ile konuşuldu.
Çelebioğlu’nun öğrencilerinden Prof. Dr. Sebahat Deniz, hocasının hayat hikâyesini fotoğraflar eşliğinde dinleyenlerle paylaştı. Edebiyat eğitiminden akademisyenliğine; şiire ilgisinden öğrencileriyle ilişkisine kadar Çelebioğlu’nun hayatına ışık tutacak bilgiler veren Deniz, “Üniversite yıllarında böyle şahsiyetleri tanımak öğrencilerin ufkunu açar.” dedi.
Çalışmalarıyla Örnek Bir Akademisyen
Prof. Dr. Nihat Öztoprak, Çelebioğlu’nun eserlerini hazırlama sürecinde gösterdiği titizlik ve çalışma disiplini üzerinde durdu. Öztoprak, Çelebioğlu’nun henüz asistanlığının ilk yılında 26 bin beyitlik Mesnevi-i Şerifi şerh etmesinin altını çizdi. Öztoprak, Çelebioğlu’nun doktora tezi olan Yazıcıoğlu Mehmed’in siyer türündeki eseri Muhammediye’ye yönelik çalışmaları üzerinde durdu. Çelebioğlu’nun kitabın müellif nüshasını bulduğu halde diğer nüshalarını da görmek için uzun ve yorucu bir çalışma yapmasını çok önemli bulan Öztoprak, “Hocamız Muhammediye’nin 58 nüshasını incelemiştir. Elde edemediklerinin künyelerini vermiştir. Metinden önceki inceleme kısmında müellifin babası, kardeşi, dostları ve bir şekilde temas kurduğu kişilerin hayat hikâyelerini, eserlerini incelemiş; acaba onlarda Yazıcıoğlu Mehmed ile ilgili bir bilgi bulabilir miyim, diye çabalamıştır. Bugün akademisyenler bu tarz çalışmalar yapmıyor. Bu araştırmalar, o eserin edebiyat tarihi içinde nerede durduğunu tespit için çok değerlidir.” diye konuştu.
Dostlar ve Anılar
Çelebioğlu’nun lisede öğrencisi, üniversitede çalışma arkadaşı olan Prof. Dr. Kemal Yavuz, anılarından, farklı şehirlerdeyken birbirlerine yazdıkları mektuplardan bahsetti. “Çok vefalı bir hocaydı. İsteklerinde keyfilik ve ilim dışılık olmazdı. Öğrencilerini her bakımdan yetiştirirdi. Onun bizden istedikleriyle kendi geleceğimizi de hazırlıyorduk.” dedi.
Çelebioğlu’nun, “Şiire devam etseydi döneminin Yahya Kemal’i olurdu” dediği Nahid Aybet, 1950’li yıllarda lisede başlayan arkadaşlıklarına ve edebiyat sevdalarına dair konuştu.
Panelin kapanış konuşmasını yapan Rektörümüz Prof. Dr. Musa Duman, “Âmil Çelebioğlu, edebiyatla ilgilenen herkesin kaynak eser olarak vazgeçemediği eserler ortaya koydu. Konya Selçuk Üniversitesi’nde sadece bir derste onu dinleme şerefine eriştim. Bugün, onun ne kadar değerli bir insan olduğunu öğrenmiş olduk.” diye konuştu.