1 Temmuz 2018
İslâm bilim tarihi alanında yaptığı araştırmalarla bilim tarihi literatüründe çığır açan Prof. Dr. Fuat Sezgin son yolculuğuna uğurlandı.
Üniversitemiz İslâm Bilim Tarihi Enstitüsü’ne de ismini veren, İslâm bilim tarihinin duayen ismi Prof. Dr. Fuat Sezgin, tedavi gördüğü hastanede 94 yaşında hayata veda etti. Sezgin’in naaşı Fatih Camii’nde kılınan öğle namazının ardından Gülhane Parkı’na defnedildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı cenaze törenine Rektörümüz Prof. Dr. Musa Duman, Bilim Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaçar, devlet erkânı ve çok sayıda akademisyen katıldı.
Burada bir konuşma yapan Erdoğan, İslâm bilim tarihi alanında yaptığı çalışmalarla Doğu medeniyetinin uyanışına öncülük eden Fuat Sezgin anısına 2019 yılını “Fuat Sezgin İslâm Bilim Tarihi Yılı” ilan edeceklerini ifade etti.
İslâm bilim anlayışında çığır açtı
İslâm biliminin Batı medeniyetinin öncülü olduğunu araştırmalarıyla ispat eden Fuat Sezgin Hoca, 18 cilde ulaşan Arap İslâm Bilimleri Tarihi kitabı ile hem Batı’nın İslâm bilimine olan anlayışını değiştirdi hem de Doğu medeniyetinin yüz akı oldu. İslâm bilim tarihi alanında pek çok el yazma eseri gün yüzüne çıkaran Fuat Sezgin, Müslüman bilim insanlarının dünyaya katkılarını gözler önüne sermek için Müslümanların buluşlarının sergilendiği İslâm Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi’ni kurdu.
Cenaze töreni öncesi basına değerlendirmelerde bulunan Rektörümüz Prof. Dr. Musa Duman, ülkemizin büyük bir değeri kaybettiğini, onun gibi bir insanın bir daha dünyaya gelmeyeceğini dile getirerek şöyle devam etti:
“Hocamızı 10 yıldır tanıyorum. Hocamız kendi içinde sürekli yenilenen nevi şahsına münhasır bir insandı. Hiçbir şeyle yetinmeyen ama küçük şeylerle de mutlu olan bir mizacı vardı. Lisans öğrencilerimizin kütüphanesine ilgisi, hocanın bilgisine olan ilgisi onu o kadar mutlu ediyordu ki bayram çocukları gibi seviniyordu. Son zamanlarda Türkiye’ye olan ümidi onu mutlu ediyordu. ‘Milletim bana sahip çıktı’ derdi. Rahmetli hocamızın son birkaç yıldır söylediği bir şey vardı. ‘Allah’tan niyazım, bana 2 yıl daha ömür versin ki 18. cildi tamamlayayım.” Ömrü veda etmedi, tabii üniversiteler arası ortak çalışmalarla bu cilt tamamlanır ama Fuat Sezgin’in çalışmalarının üstüne bir şey koyulamaz. Yine de gözü arkada kalmayacak çünkü eksiklikleri tamamlayacak mirasçıları var.”
“Onun bu toplumdan çıkması bizim için onurdur”
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’ndeki Bilim Tarihi Bölümünün ve Fuat Sezgin İslâm Bilim Tarihi Enstitüsü’nün Sezgin’in kılavuzluğunda kurulduğunu, onun etrafında ülkemizde bilim tarihi alanında büyük bir uyanış gerçekleştiğini kaydeden Prof. Dr. Duman, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Fuat Sezgin bir daha yetişmeyecek. Dünyaya bir tane geldi ve gitti. Ama onun bıraktığı yerden mirasına sahip çıkacak, ülkemize ve insanlığa katkı sağlayacak insanlar yetiştirmek bizim vazifemizdir. Hocamız bunun ocağını kurdu. Bilim tarihi alanına ilgili bir kitle ortaya çıkardı. Yayınları tercüme ediliyor, bilim tarihi alanında sempozyumlar düzenleniyor. Üniversitemizde adına enstitü kuruldu, Gülhane’deki İslâm Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi ve kütüphanesi dünyanın bir numaralı bilim tarihi merkezi oldu. Bunu hocamız sağladı. Hoca hayattayken 2019 yılının “Fuat Sezgin İslâm Bilim Tarihi Yılı” olmasını planlamıştık. Bilim tarihini ülke gündemine sokmak ve uluslararası alanda zirveye taşımak için çalışıyorduk. Hocamızın gözü arkada kalmadı. Öğrencileri onun yolundan gidiyor, ülkesi ona sahip çıktı. Onun bu toplumdan çıkmış olması ise bizim için büyük onurdur.”
18 ciltlik hazine
Alanda yazılan en kapsamlı eser olan, ilk cildi 1967’de yayınlanan Arap İslâm Bilimleri Tarihi kitabıyla Batı kaynaklı bilim tarihinde ezber bozan bilgileri dünyaya sunan Sezgin, serinin 18. cildi için çalışmalarına devam ediyordu. Çalışmalarını daha rahat sürdürebilmek adına Arapça, İngilizce, Latince, İbranice, Almanca, Süryanice de dâhil 27 dil öğrenen Sezgin, Türkiye’de önemli bir müzenin hayata geçirilmesini de sağladı.
İslâm Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi 2008’de Hocanın emekleriyle açıldı. Gülhane Parkı’nda 3 bin 500 metrekarelik sergi alanına sahip olan müzede Müslüman bilginler ve mühendisler tarafından astronomi, denizcilik, tıp, savaş teknolojisi gibi alanlarda üretilen yüzlerce cihazın reprodüksiyonu sergileniyor. Müzenin faaliyetlerini desteklemek amacıyla 2010’da kurulan Prof. Dr. Fuat Sezgin İslâm Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı ile 2013’te açılan Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Prof. Dr. Fuat Sezgin İslâm Bilim Tarihi Enstitüsü, Hocanın açtığı ilim yolunda bilim insanları yetiştirmek için faaliyetlerini sürdürüyor.
Prof. Dr. Fuat Sezgin
Bitlis’te 24 Ekim 1924’te dünyaya gelen Fuat Sezgin, Erzurum’da ortaokulu ve liseyi bitirip 1943’te İstanbul’a geldi. İstanbul Üniversitesi Şarkiyat Araştırmaları Enstitüsü’nde alanında en tanınmış uzmanlardan Alman şarkiyatçı Helmut Ritter’in öğrencisi olan Sezgin, Ritter’in tavsiyesi üzerine İslâm bilimlerine yöneldi.
Sezgin, 1951’de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ni bitirdikten sonra, Arap Dili ve Edebiyatı üzerine doktora yaptı. “Buhari’nin Kaynakları” konulu doktora tezini tamamlayan Sezgin, 1954’te doçent oldu. Sezgin, bu çalışmasıyla hadis kaynağı olarak İslâm kültüründe önemli bir yere sahip olan Buhari’nin, bilinenin aksine sözlü kaynaklara değil yazılı kaynaklara dayandığı tezini ortaya attı. Sezgin, Türkiye’de 1960’ta askeri darbenin iktidara getirdiği hükümet tarafından hazırlanan ve 147 akademisyenin üniversitelerden men edildiği listede kendi adının da bulunması üzerine Türkiye’den ayrılarak Frankfurt Üniversitesi’nde çalışmalarına devam etti.
Cabir İbn Hayyan konusunda 1965’te yazdığı ikinci doktora tezini Frankfurt Üniversitesi Institut für Geschichte der Naturwissenschaften’a sunan ve bir yıl sonra profesör unvanını kazanan Sezgin, aynı yıl kendisi gibi şarkiyatçı olan Ursula Sezgin ile evlendi. Sezgin’in kızı Hilal, 1970’te dünyaya geldi. İnsanlık tarihinin başlangıcından bugüne kadar sahasında yazılan en kapsamlı eser olan Arap İslâm Bilim Tarihi’nin ilk cildini 1967’de tamamlayan Sezgin, 17 ciltten oluşan eserin 18. cildini yazıyordu. Sezgin, Süryanice, İbranice, Latince, Arapça ve Almanca da dâhil 27 dili çok iyi derecede biliyordu.
Prof. Dr. Fuat Sezgin, yaşamı boyunca Kahire Arap Dili Akademisi, Şam Arap Dili Akademisi, Fas Rabat Kraliyet Akademisi, Bağdat Arap Dili Akademisi, Türkiye Bilimler Akademisi şeref üyeliği de dâhil olmak üzere çok sayıda önemli ödül ve nişana layık görüldü.
Erzurum Atatürk Üniversitesi, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi, Kayseri Erciyes Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi tarafından Sezgin’e fahri doktora unvanı verildi. Fuat Sezgin ayrıca Frankfurt am Main Goethe Plaketi, Almanya Birinci Derece Federal Hizmet Madalyası, Almanya Üstün Hizmet Madalyası, İran İslâmi Bilimler Kitap Ödülü, Hessen Kültür Ödülü ve Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibidir.
Prof. Dr. Fuat Sezgin’in öncülüğünde kurulan İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi de üstün nitelikli eser ve ortaya konan özgün çalışmalardan dolayı kurum statüsünde Kültür ve Turizm Bakanlığı 2016 Özel Ödülü’ne layık görüldü.