İslâm Ülkeleri Filistin İçin Birlikte Hareket Etmeli

15 Mayıs 2018

Nakbe’nin 70’inci yıl dönümünde, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Uluslararası Hukuk Uygulama ve Araştırma Merkezi (UHAM) ve Yeryüzü Adalet ve İnsan Hakları Derneği (YAİDER) iş birliğiyle düzenlenen konferansta Prof. Dr. John B. Quigley, Filistinlilerin geri dönüş hakkını uluslararası hukuk açısından değerlendirdi.

Haliç Yerleşkesinde düzenlenen “Uluslararası Hukuk Bakımından Filistinli Mültecilerin Kendi Topraklarına Geri Dönüş Hakkı” başlıklı konferansta konuşan ABD’li uluslararası hukuk uzmanı Prof. Dr. John B. Quigley, “Filistin meselesinde Türkiye ve diğer İslâm ülkeleri birlikte hareket etmeli. Türkiye elçisini İsrail’den çekerek ABD’nin Kudüs kararı karşısında tavrını gösterdi. Diğer ülkeler de üstlerine düşeni yapmalıdır.” dedi.

“İşgal devam ettikçe direniş de devam edebilir”

İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazilere karşı mücadele eden Varşova Yahudilerini hatırlatan Quigley, Filistinlilerin yaşadığı durumun Varşova Yahudileri ile aynı olduğunu ama onlara sahip çıkma konusunda dünyanın aynı tavrı sergilemediğini söyleyerek şöyle devam etti:

“ABD hükümeti, benim ülkemin hükümeti, Gazze şeridindeki durumu Varşova’daki Yahudilerin durumu gibi görmüyor. Biliyorsunuz, 48 saat içerisinde ABD hükümeti, ‘Gazze’de öldürülenler aslında Hamas’ın kötü politikası sonucu öldürüldü.’ dedi. Trump yönetimi, İsrail ordusunu suçlamıyor bu cinayetler için. Bu durum aslına bakarsanız uluslararası hukukun askeri işgallerle olan bağına da dikkati çekiyor. İsrail’in işgali devam ettiği müddetçe Gazzelilerin direniş hakkı da mahfuzdur.”

“Filistinlilerin geri dönüş hakkı var”

İsrail’in Lahey Barış Sözleşmesi’ne uymadığına dikkati çeken Quigley, muazzam bir ihlalin söz konusu olduğunu ve Gazze halkının çok kötü şartlarda yaşamasına sebep olduğunu dile getirerek, ABD yönetiminin bu durumu Hamas yönetimine bağlasa da aslında kötüleşen durumun İsrail’in işgalci politikası yüzünden olduğunu belirtti. 1948 yılında yerinden edilen Filistinlilerin yurtlarına geri dönme hakları olduğunun altını çizen Quigley, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Şu anda sınırda yaşanan şey bununla ilgili. İsrailliler ‘Biz sınırlarımızı koruyoruz.’ diyorlar. Fakat aslında bakarsanız, bu insanlar evlerinden, yurdundan edilmiş insanların torunları, çocukları, torunlarının torunları. Talep ettikleri şey, yurtlarına geri dönüş hakkı. Bu insanlar, yurtlarına dönme hakkına sahipler. Uluslararası hukuk uyarınca, nüfus ya da bir grup insan yerinden edilmişse oraya geri dönme hakkı bulunmaktadır. İsrail yasal durumu çarpıtıyor ve bu hakkı ihlal ediyor. Aslında İsrail tüm yasal yükümlükleri ihlal ediyor. İsrail barışı seven bir devlet mi bu soruyu sormak lazım.” dedi.

“BM sorumluluk üstlenmedi”

Quigley, yerinden edilme konusunun 1930’lara kadar götürülebileceğini, İsrail’in devlet ilan edilmesinden sonra bunun hızlandığını söyleyerek, konunun büyük bir planın parçası olduğunu bugün görmenin mümkün olduğunu vurguladı.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun, Aralık 1948’de Filistinlilerin yurduna geri dönme hakkı olduğuna yönelik karar aldığını hatırlatan Quigley, “Aslına BM’nin daha büyük sorumluluk taşıdığına inanıyorum. Bir çözüm bulmak için ellerinden geleni yapmaları gerekirken hiçbir şey yapmadıkları gibi İsrail’in neler yapması gerektiği konusuna da açıklık kazandırmadılar.” ifadelerini kullandı.

BM’nin yapılandırılması gerektiğini belirten Quigley, “BM, reform geçirmeli. Özellikle veto konusunda 5 ülkenin gücü azaltılmalıdır.” dedi.

Rektörümüz Prof. Dr. Musa Duman’ın da dinleyiciler arasında yer aldığı, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. Refik Korkusuz’un moderatörlüğünde gerçekleşen konferans, soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.

Prof. John B. Quigley

Prof. John B. Quigley’in Filistinlilerin Geri Dönüş Hakkı, Filistin Topraklarındaki İsrail Yerleşimi gibi Filistin meselesi üzerine yazılmış birçok makalesi ve çalışması bulunuyor.  

Prof. Quigley, Harvard Üniversitesi’ndeki lisans, mastır ve doktora öğreniminin ardından 1974 yılından bu yana ABD’deki Ohio Eyalet Üniversitesi’nde çalışmalarına devam ediyor.

Filistin meselesine dair eserlerinden bazıları şunlardır: “The Statehood of Palestine: International Law in the Middle East Conflict” ,” The Six-War and Israeli Self-Defense: Questioning the Legal Basis for Preventive War” ve “The Case for Palestine: An International Law Perspective”.

Bize Sorun

Üniversitemiz hakkında merak ettiğiniz veya bilgi almak istediğiniz konuları “BİZE SORUN” aracılığı ile yazılı ortamda öğrenebilirsiniz. Yapmanız gereken sadece formu doldurup göndermek.

S.S.S

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 2010 yılında kuruldu. Fatih Sultan Mehmet Han Vakfı, Sinan Ağa bin Abdurrahman Vakfı, Nurbanu Valide Sultan Vakfı, Hatice Sultan Vakfı, Abdullahoğlu Hacı Abdülaziz Ağa Vakfı olmak üzere 5 kurucu vakfın gelirleri ile eğitim-öğretim faaliyetlerini sürdürüyor.

Üniversiteyle ilgili tüm soruların yanıtlarına 0212 521 81 00’dan ya da fsm@fsm.edu.tr adresine e-posta gönderilerek ulaşılabilir. Ayrıca sosyal medya hesaplarından da tüm sorular yanıtlanıyor.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nde eğitim dili Türkçedir. İslâmi İlimler Fakültesi’nde eğitim dili Arapça, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Mühendislik Fakültesi ve Psikoloji Bölümünde ise %30 İngilizcedir.

Eğitim ücretlerindeki artış Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve Üretici Fiyat Endeksi’ne (ÜFE) göre belirlenmektedir.

Öğrencilerin derslerin tamamına devam etmesi esastır. Teorik derslere %70, uygulamalı ve laboratuvar derslerine %80 devam etmek zorunludur.

Üniversitede çift anadal programı mevcuttur. Öğrenciler çift anadal programına, eğitim gördükleri anadal lisans programında en erken üçüncü yarıyılın başında, en geç ise beşinci yarıyılın başında; anadal ön lisans programında en erken ikinci yarıyılın başında, en geç ise üçüncü yarıyılın başında başvurabilir. Öğrencinin çift anadal programına başvuru yapabilmesi için anadal programında aldığı tüm dersleri başarıyla tamamlamış olması, başvurusu sırasındaki genel not ortalamasının 4.00 üzerinden en az 3.00 olması, anadal programının ilgili sınıfında başarı sıralaması itibarı ile en üst %20 içerisinde bulunması ve başvurulan programın varsa özel koşullarını (yabancı dil yeterliliği, başarı sıralaması koşulu gibi) sağlaması gerekmektedir. Çift anadal programına kabul edilen öğrencilerden ayrıca bir ücret alınmaz. Ancak anadal programından mezun olduktan 2 yıl sonra ÇAP programındaki öğrenimini tamamlayamayan öğrencilerden ÇAP programının kalan öğretim süresinin ücreti alınır.

Üniversitede güz ve bahar yarıyıllarına ilave olarak yaz okulu açılabilir. Yaz okulu süresi kayıt ve sınav dönemleri hariç 7 haftadır. Yaz okulunda açılacak derslere kayıt yaptırmak, öğrencinin isteğine bağlı olup zorunlu değildir. Yaz okulu ücretleri, alınacak olan dersin AKTS değeri ile birim AKTS ücretinin çarpımı ile belirlenmektedir.

Üniversitemizde öğrenciler, kurum içi yatay geçiş ile bölüm değiştirebilmektedir. Kurum içi yatay geçiş iki şekilde yapılmaktadır. 1. Merkezi Yerleştirme Puanı ile: Başarı koşullarına ve program eşdeğerliliğine bakılmaksızın, öğrencinin üniversitemize kayıt yaptırdığı yıl aldığı puanlara göre yapılan değerlendirmedir. Kayıt olduğu yıl alınan merkezi yerleştirme puanları, yatay geçiş yapmak istenilen programın o yıl oluşan taban puan türüne eşit ya da yüksek olmalıdır. Taban puanı yeterli olan her programa yatay geçiş için başvuru yapmak mümkündür. 2. Ağırlıklı Genel Not Ortalaması İle: Öğrenciler, kayıtlı oldukları bölümlerin eşdeğeri olan bölümlere kurum içi yatay geçiş için başvurabilirler. Kurum içi yatay geçiş için öğrencilerin, kayıtlı olduğu programda aldıkları tüm derslerden başarılı olmaları ve bitirmiş olduğu dönemlere ait genel not ortalamasının 4.00 üzerinden en az 2.00 olması şarttır. Ön lisans diploma programlarının ilk yarıyılı ile son yarıyılına, lisans diploma programlarının ilk iki yarıyılı ile son iki yarıyılına yatay geçiş yapılamaz. Kurum içi yatay geçiş yapan öğrenci mevcut bursundan yararlanamaz. Ancak kurum içi yatay geçiş yapan öğrencilerin, ilgili puan türündeki taban puanı, başvuru yaptığı programın Üniversiteye Giriş Bursu dilimlerinden herhangi birine yeterli gelmesi halinde, ilgili burs diliminden faydalanır.

Öğrencilerin, akademik ve idari personelin eğitim ve araştırma ihtiyacını karşılamak amacıyla üniversitede 6 kütüphane mevcuttur. Merkez kütüphane Türk Hava Yolları Kütüphanesi adıyla Topkapı Yerleşkesi’nde yer alıyor. Tüm yerleşkelerdeki tam donanımlı kütüphanelerde farklı dillerde toplam 90 bin kitap, 245 bin elektronik kitap, yüzlerce dergi, veri tabanı, günlük gazete ve film arşivi kullanıcılara sunuluyor. Kütüphanelerde ağırlıklı olarak Türkçe, İngilizce, Fransızca, Almanca, İtalyanca ve İspanyolca yayınlar mevcut. Kullanıcıların bilgi ihtiyaçlarını mümkün olan en kısa sürede ve en üst düzeyde karşılamak, eğitim-öğretim ve bilimsel araştırma-geliştirme faaliyetlerinin alt yapısını oluşturmak amacıyla kütüphanelere satın alma ve bağış yoluyla eserler kazandırılıyor. Üniversite bünyesinde koleksiyon eserler de bulunuyor. Kaynaklar açık raf sistemiyle kullanıma sunuluyor. Kaynakların ödünç verilmesi, kitap siparişi gibi hizmetler profesyonel bir kadro tarafından yönetiliyor. Kütüphaneler sınav dönemlerinde 7/24 hizmet veriyor.

Öğrenciler bilgisayar laboratuvarları ve kütüphanelerdeki bilgisayarlar aracılığıyla internetten yararlanıyor. Ayrıca tüm yerleşkelerdeki kablosuz ağ bağlantısıyla da her yerden internete erişim sağlanıyor. Öğrencilerin baskı ihtiyaçlarını karşılayacak fotokopi merkezleri de yerleşkelerde hizmet veriyor.

45 öğrenci kulübü var. Kültür, sanat, spor, bilim alanlarında faaliyet gösteren kulüplerde sempozyumlar, konferanslar düzenleniyor, sosyal sorumluluk projeleri geliştiriliyor, ilgi alanlarına yönelik kurslar açılıyor.

Üniversiteye bağlı öğrenci yurdu bulunmuyor. Üniversiteye şehir dışından gelen öğrencilere tanıtım günlerinde, üniversiteye yerleşen öğrencilere kayıt döneminde yurtlarla ilgili bilgilendirme yapılıyor ve öğrenciler kurumsal yapıya uygun yurtlara yönlendiriliyor.

Tüm yerleşkelerde yemekhane ve kantin mevcuttur. Yemekler temizlik ve hijyen kuralları gözetilerek gıda mühendisinin ve sağlık personelinin gözetiminde usta aşçılar tarafından pişiriliyor. Öğrenciler ücret karşılığında yemekhane ve kantinden yararlanabiliyor.

Üniversitemiz uluslararası denkliğe sahiptir. Tüm mezun öğrencilere aldıkları derslerin ve notlarının Avrupa Eğitim Sistemindeki karşılığını gösterir nitelikte Diploma Eki düzenlenmektedir.

Değişim programı süresi içinde öğrencinin üniversitedeki kaydı devam eder ve bu süre öğretim süresinden sayılır. Öğrencinin değişim programında aldığı derslerin intibakları, kayıtlı olduğu birimin yönetim kurulu kararı ile yapılır.

Uluslararası öğrencilerin kabulü, ilgili mevzuat hükümlerine göre yapılır. Hangi programlara yurt dışından öğrenci kabul edileceği, bunların kontenjanları, başvuru tarihleri ve ödeyecekleri ücretler Senato kararı ve Mütevelli Heyet onayı ile belirlenir. Detaylara iro.fsm.edu.tr/ adresinden ulaşılabilir.